Hz. Muhammed (sav) Dönemi (571-632)
Hz. Muhammed’in Mekke Dönemi
Hz. Muhammed’in babası Haşimoğullarından Abdullah, annesi Amine, dedesi Abdülmuttalip ve amcası Ebu Taliptir. Önce babasını 6 yaşında da annesini kaybeder. 8 yaşına kadar dedesinin yanında kalır. Dedesinin de vefatıyla amcasının yanında büyür. Gençliğinde ticaretle uğraşan Hz. Muhammed Muhammedü’l-Emin (Güvenilir Muhammed) adı ile anılırdı. Araplar arasında sevilen ve güvenilen bir kimseydi. 25 yaşında Hz. Hatice validemizle evlenir. Bu evlilikten ikisi erkek, dördü kız olmak üzere altı çocuğu oldu. (Kasım, Zeyneb, Rukiyye, Ümmü Gülsüm, Fâtıma ve Abdullah) Hz.Muhammed 35 yaşındayken Kâbe’nin tamiri sırasında Hacerü’l-Esved (Kara taş)’in yerine konması için Mekkelilere yardım etti. Bu durum onun saygınlığını daha da arttırmıştır. 40 yaşında iken Nur dağındaki Hira mağarasında Ramazan ayının 27. Pazartesi gecesi Cebrail’den ilk vahyi aldı. Böylece İslami tebliğle görevlendirildi.
Hz. Hatice, Hz. Zeyd, Hz. Ali ve Hz. Ebubekir bu davete ilk uyan Müslümanlar oldular.
İslam’ın yayılmasıyla birlikte müşriklerin baskıları da arttı. Bu durum karşısında bazı Müslümanlar 615’te Habeşistan’a Hicret ettiler.
617’de Hz. Hatice ve Ebu Talip vefat etti. Bu ölümlerden dolayı bu yıla hüzün yılı denmiştir.
Mekkelilerin İlk Başlarda İslama Karşı Çıkmalarının Nedenleri Nelerdir?
- İslamiyet’in puta tapmayı reddetmesi
- İslamiyet’in tüm insanları eşit kabul etmesi
- Atalarının geleneklerine bağlı olmaları
- Zenginlerin ekonomik çıkarlarını kaybetmekten korkmaları
Akabe Biatları ( Görüşmeleri):
621 yılında Medineli 12 kişi Peygamberimiz ile Akabe’de görüşürler. Bir yıl sonra 72 Medineli yeniden Peygamberimizle Akabe’de görüşüp İslamiyet’i kabul ettiklerini ve onu koruyacaklarına dair yemin ettiler. Akabe Biat’leriyle Medineliler, Mekkeli Müslümanları kendi şehirlerine davet ettiler. Bu olaydan sonra Müslümanlar Medine’ye hicret ettiler.
NOT: Müslümanların Medine’ye hicret etmesi müşrikleri telaşlandırmıştır. Müşrikler İslamiyet’in Arabistan’ın diğer yerlerinde de yayılmasından korktukları için Hz. Muhammed’i öldürmeye kalkışmışlar ancak bunda başarılı olamamışlardır.
Hicret (622)
622’de Mekkeli Müslümanların artan baskıdan kurtulmak ve İslamiyet’i yaşamak amacıyla Medine’ye göç etmesine hicret denir. Göç eden Müslümanlara Muhacir, Medineli Müslümanlara ise Ensar (kardeş)denilir.
Hicretin Sonuçları
- Hicretle İslam Devleti’nin temelleri atılmıştır. Hz. Muhammed İslam devletinin ilk başkanı olmuştur.
- Müslümanların baskıdan kurtulmasıyla, İslamiyet güvenli bir yayılma olanağı buldu.
- Medine halkı; Muhacir, Ensar ve Yahudiler olarak üç gruba ayrıldı. Muhacir ve Ensar kardeş ilan edildi. Bu durum Müslümanlar arasında yardımlaşma ve dayanışmaya ve toplumsal kaynaşmaya ortam hazırlamıştır.
- Bu olay, Hicri Takvim’in başlangıcı kabul edildi.
- Mekke-Şam ticaret yolunun kontrolü Müslümanların eline geçmiştir.
- Medineli Müslümanlar ile Medineli Yahudiler arasında Vatandaşlık Sözleşmesi imzalanmıştır.
Vatandaşlık Sözleşmesi (Medine Sözleşmesi)
47 maddeden oluşan bu sözleşmenin bazı maddeleri şunlardır:
- Müslümanlar ve Yahudiler birlikte yaşayacaklar ve Medine’ye herhangi bir saldırı olursa şehri birlikte savunacaklar
- Müslümanlar ve Yahudiler arası bir sorun çıkarsa Hz. Muhammed’e bildirilecektir.
- Yahudiler inançlarında serbest olacaklardır.
- Yahudiler veya Müslümanlar üçüncü bir tarafa savaş ilan ederlerse birbirlerine yardım edeceklerdir.
NOT: Medine Sözleşmesi ile Hz. Muhammed Medine’nin devlet başkanı olmuştur. Bu sözleşmede Müslümanları diğer inançlar karşısında hoşgörülü olduklarını görmekteyiz.
Bedir Savaşı (624)
Nedenleri:
- Müslümanların Hicret ederken mallarının birçoğunu Mekke’de bırakmaları ve bu malların müşrikler tarafından yağmalanması sonucu Müslümanların ekonomik bakımdan sıkıntı yaşamaları.
- Müşriklerin Müslümanlara tehdit içerikli mektuplar yazmaları
- Müslümanların müşriklere ait bir kervana baskın yapmayı düşünmeleri bunu müşriklerin haber alması
Sonuçları:
- Bedir kuyularında yapılan savaşı Müslümanlar kazandılar.
- Mekkenin birçok ileri geleni öldürüldü.
- Müslümanların ilk askeri zaferidir.
- Muhammed’in iyi bir komutan olduğu anlaşılmış, insanların Efendimize olan güveni artmıştır.
- Savaş esirleri, cihat ve ganimet konuları açığa kavuşmuş ve İslam savaş hukukunun temelleri atılmıştır. (Savaş esirlerinden 10 kişiye okuma yazmayı öğretenler serbest bırakılmışlardır. Savaş ganimetlerin 1/5’i devlet hazinesine aktarılmış, geri kalanı savaşa katılan askerlere dağıtılmıştır. )
Uhud Savaşı (625)
Mekkelilerin Bedir Savaşının intikamını almak ve Şam ticaret yolunun güvenliğini sağlamak amacıyla yapılan savaştır. Müşrikler 3000 kişilik bir ordu hazırlamışlardır. Efendimiz savunma savaşı yapma düşüncesindeydi ama orduda bulunan gençlerin çoğunlukta olması ve meydan savaşı yapılması konusunda istek çoğunlukta olunca, Hz. Muhammed’de bunu kabul etti. Ve iki taraf Uhud Dağının eteklerinde savaş düzeni aldılar. Hz. Muhammed Mekkelilerin arkadan saldırması ihtimaline karşı Ayneyn Tepesine 50 kişilik bir okçu birliği yerleştirdi. Savaşın kazanıldığını düşünen bu okçuların izinsiz olarak yerlerinden ayrılmaları üzerine Müslümanlar iki ateş arasında kaldılar.
Sonuçları:
- Müslümanlar önemli kayıplar verdiler. Hz. Hamza dâhil 70 kişi şehit oldu. Efendimizin dişi kırıldı.
- Mekkelilerle işbirliği yapan Beni Nadir Yahudileri Medine’den çıkarıldı.
- Muhammed’in Medine’deki otoritesi kesinleşti.
Hendek Savaşı (627)
Nedenleri: Mekkeliler Uhud galibiyeti ile istedikleri sonuca ulaşamamış, İslamiyet’in hızla yayılmasını önleyememişlerdi. İslamiyet’i tamamen yok edebilmek için Ebu Süfyan komutasında on bin kişilik ordu hazırladılar. Peygamberimiz savunma savaşı yapmaya karar verdi. İranlı Selman-ı Farisi’nin önerisi üzerine şehrin etrafına hendekler kazdırdı. Mekkeliler alışık olmadıkları bu savunma tekniği karşısında başarısız olup geri döndüler.
Sonuçları:
- Bu savaş Müslümanların son savunma savaşıdır. Bundan sonra Mekkeliler savunmaya, Müslümanlar taarruza geçmiştir.
- İslam Devleti’nin güçlenmesi Araplar arasında İslamiyet’in yayılmasını hızlandırmıştır.
- Mekkelilerle işbirliği yapan Yahudi Kureyza grubu da Medine’den çıkarılmıştır.
Hudeybiye Antlaşması (628)
Ticaret yollarının Müslümanların eline geçmesi Mekkelileri zor duruma düşürdü. Hz Muhammed’e başvurarak ticaret yollarından serbest geçiş hakkı istediler. Peygamberimiz teklifi kabul edip hac vazifesini yerine getirmek amacıyla 1500 kişiyle Mekke’ye geleceğini bildirerek harekete geçti. Bu durumdan endişelen müşrikler Müslümanların Mekke’ye girmelerine izin vermemek için antlaşma yapmak istediler. Bunun üzerine Hudeybiye Antlaşma yapıldı.
Bu antlaşmaya göre;
- Taraflar 10 yıl süreyle savaşmayacaklar,
- Arap kabileleri istedikleri tarafa geçebilecekler ancak iki taraf da kendisine bağlı olan kabileye askeri yardımda bulunmayacak
- Müslümanlar hac ziyaretini ertesi yıl yapacak ve bu süre üç gün olacaktı. Bu üç günlük süre boyunca Mekkeliler şehri boşaltacaklardı.
- Velisinin izni olmayan Mekkeli bir genç, İslamiyet’i kabul etmesi halinde Medine’ye alınmayacak fakat Müslümanlardan Mekke tarafına geçen olursa kabul edilecekti.
Önemi:
- Mekkeliler, Müslümanların bir devlet kurduğunu hukuken (resmen) kabul etti.
- Müslümanlar güney sınırlarını güvence altına almışlardır.
- Antlaşmanın 4. maddesinin Müslümanların aleyhine gibi gözükse de, zaman içinde Müslümanların lehine olduğu anlaşılmıştır.
- İslamiyet’in yayılışı hızlandı.
Hayber’in Fethi (629)
Nedenleri
- Medine’den çıkarılan Yahudilerin Hayber’e yerleşip Müslümanların kervanlarına zarar vermesi.
- Mekkelileri kışkırtarak Hendek Savaşı’na sebep olmaları.
Hz. Muhammed, Şam kervan yolu üzerinde bulunan Hayber Kalesi’ne sefer düzenledi. Kale on günlük kuşatmadan sonra Müslümanların eline geçti.
Sonuçları:
- Şam ticaret yolunun güvenliği sağlandı.
- Bu fetih sonunda Yahudilerden ilk defa vergi alınmıştır. (Ürün vergisi: Haraç)
- Müslümanlar Yahudilerin fitnesinden kurtulmuşlardır.
Önemi: Bu fetihten sonra Arabistan’da Müslümanlara karşı direnebilecek bir Yahudi merkezi kalmamıştır.
Mu’te Savaşı (629)
Hz. Muhemmed’in gönderdiği elçinin Suriye civarında öldürülmesi ile Bizans’a savaş ilan edilmiştir. Hz. Muhammed, 3 bin kişilik bir orduyu Suriye üzerine sefere gönderdi.. Hz. Muhammed’in tayin ettiği üç komutanın şehit olması üzerine komutanlığa getirilen Halit bin Velid, İslam ordusunu toparladı. Şiddetli bir saldırıyla Bizans ordusunu geri püskürterek Medine’ye döndü.
Sonuçları:
- Gassani Arapları bir süre sonra İslamiyeti seçmişlerdir.
- Suriye’nin fethi için alt yapı oluşturulmuştur.
- Muhammed’in komuta etmediği ilk savaştır.
Önemi: Bu savaş Bizans’la yapılan ilk savaş olmuştur.
Mekke’nin Fethi (630)
Nedenleri:
- Mekkelilerin Hudeybiye Barış Antlaşması’nın maddelerine uymayarak Müslümanların himayesindeki bir kabileye saldırmaları.
Savaş: Bunun üzerine Hz. Muhammed, 10.000 kişilik bir orduyla Mekke üzerine yürüdü. Mekkeliler karşı koyamayacaklarını anlayınca teslim oldular.
Sonuçları:
- Muhammed Kâbe’ye gelerek bütün putları kırdırdı.
- Peygamberimiz bir konuşma yaparak herkesi affettiğini ve cahiliye adetlerini kaldırdığını ilan etti.
- Mekkeliler kitleler halinde İslamiyet’i kabul etmeye başladı.
Huneyn Savaşı ve Taif Seferi (630)
Nedenleri:
Başta Havazin Kabilesi olmak üzere bazı putperest kabilelerin Mekke’yi geri almak için Huneyn denilen bölgede toplanmaya başlaması üzerine Hz. Muhammed bir ordu ile Huneyn Vadisi’ne yürüdü. Yapılan savaşı İslam ordusu kazandı. Bu savaş sonucunda putperestler Taif kentine sığındılar. Taif’kuşattıldı, fakat surlarının sağlamlığı yüzünden alınamadı. Ertesi yıl Taifliler elçi göndererek İslamiyet’i kabul ettiklerini bildirdiler. (631)
Tebük Seferi (631)
Bizns’ın İslam Devleti üzerine sefere çıktığının haber alınması sonucu 30000 kişilik bir İslam ordusu Şam’a kadar gitmiştir. Ancak Bizans ordusuyla karşılaşmamıştır. Sefer sonrası:
- Bizans’a ait bazı kaleler ele geçirilmiştir.
- Suriye ve Filistin’in fethi için zemin hazırlanmıştır.
Önemi: Bu sefer Hz. Muhammed’in son seferi olmuştur.
Veda Haccı (632)
Hz. Muhammed 632’de Hicret’in onuncu yılında ailesi ve 100 binin üzerindeki bir Sahabe topluluğuyla, son haccı olan “Veda Haccı”nı yaptı. Ve son hutbesi olan “Veda Hutbesi”ni okudu. Bu son hutbesinde Hz. Peygamber Müslümanlara Kur’an-ı Kerim’in tamamlandığını ve tebliğ vazifesinin bittiğini belirtti. Hutbede; Peygamberimiz insanlara Allah’tan başka ilah olmadığını, haksız yere canlı öldürmemeyi, haram yememeyi, fitne çıkarmamayı, faizle ilgilenmemeyi, kadınlara ve kölelere iyi muamele etmeyi, Cahiliye Devri’nden kalma kabileciliği, milliyetçiliği ve kan davalarının son verilmesini söyledi. Hz. Muhammed, hastalanınca Mescid’i Nebevide namaz kıldırma görevini Hz.Ebubekir’e bıraktı ve 8 Haziran 632’de de vefat etti. Peygamberin mezarı Medine şehrinde vefat ettiği odadadır. Hz. Muhammed’in mezarına Ravza-yı Mutahhara (Yeşil bahçe) adı verilir.
Yasal Uyarı: Yayınlanan yazıların/içeriklerin tüm hakları “tarihyolu.com” aittir. Kaynak gösterilse dahi yazının/içeriğin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan yazının bir bölümü, alıntılanan yazıya/içeriğe aktif link verilerek kullanılabilir.